REGL AĞRISINI CİDDİYETE AL

Kadınlarda kronik regl ağrıları ve kısırlık problemlerinin yüzde 25’inden sorumlu bir sanık var: Endometriozis. Konuyla ilgili bildiklerimizi (ve henüz bilmediklerimizi) gözden geçirelim mi?

Üreme çağındaki kadınlarda görülen endometriozis, normalde regl ile vücuttan dışarı atılan rahim iç duvarı dokusunun, bir nedenle alt karın bölgesindeki organlara yerleşmesiyle oluşan kronik bir hastalık. Yüksek östrojen ve düşük progesteron (regl döngüsü ve hamilelik üzerinde etkisi olan cinsiyet hormonu) ise tetikleyicileri arasında yer alıyor.
Endometriozis en sık 30 ila 40 yaşları arasında görülüyor. Ancak, Vehbi Koç Vakfı Sağlık Kuruluşları Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölüm Başkanı Prof. Dr. Bülent Urman, ergenlik ya da menopoz döneminde de görülebildiğini belirtiyor: “Doğurganlığın yüksek olduğu yaş dönemindeki kadınlarda görülme oranı yaklaşık yüzde beş ila 10 olan endometriozis, şiddetli regl ağrısı olan kadınlarda yaklaşık dört-altı kat; annesinde veya kız kardeşinde endometriozis olan kadınlarda ise altı-yedi kat daha fazla görülüyor.”

Belirtileri Tanı

Bu rahatsızlığın tedavisinin gecikmesinin ya da yanlış tedavi uygulanmasının en büyük nedeni, doğru tanı konulmaması. Öyle ki, tanı konulana kadar kadınlar ortalama yedi doktor tarafından muayene ediliyor.
Endometriozisin en belirgin göstergesi, özellikle regl dönemlerinde artan şiddetli kasık ağrıları. Prof. Dr. Bülent Urman, “Endometriozis ayrıca tüplerin ve yumurtalıkların fonksiyonunu bozarak kısırlığa da yol açabiliyor. Yerleştiği organa bağlı olarak regl ve cinsel ilişki sırasında ağrı, bağırsak alışkanlıklarında değişme ve idrar yakınmaları yapabiliyor. Daha nadir de olsa, başka organ ve dokuların tutulumuna bağlı olarak, burun kanaması ve kanlı balgam gibi belirtiler de oluşturabiliyor” diyor. Kadın Hastalıkları Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Op. Dr. Betül Görgen ise bu belirtiler dışında; gıda intoleransı ve gıda alerjilerinin de endometriozisin belirtisi olabileceğini söylüyor: “Çoğunlukla bu belirtiler endometriozisle ilişkilendirilmez, gıda alerjisi tek bir problem olarak görülür.” Bunların dışında düşük magnezyum seviyesi, kronik sindirim problemleri, sırt ve arka bacak ağrısı, sistit, idrar yolu enfeksiyonu ve sık sık mantar enfeksiyonu geçirmek de belirtiler arasında sayılabiliyor.

Birlikte Yaşamayı Öğren

Endometriozis kadınları sosyal yaşamdan alıkoyan, konsantrasyon problemi yaşatan ve dolayısıyla çalışmaya engel olabilen, kronik bir rahatsızlık. Tanı konulan kadınlar genelde ömrünün sonuna kadar onunla yaşıyor. Bazı doktorlar bu hastalığı problemli evliliklere benzetiyor: Tamamen ayrılmak mümkün olmasa da birlikte uyum içinde, huzurlu bir şekilde yaşamayı öğrenebilirsin.
Tedavi konusunda ümitsizliğe kapılmaya da gerek yok. Doğru zamanda, doğru tanı ve tedavi ile yaşadığın sıkıntıları minimum düzeye indirebilirsin. Prof. Dr. Bülent Urman tedavi süreciyle ilgili şöyle diyor: “En uygun tedavi, hastanın yaşı, yakınmaları, çocuk isteyip istemediği ve yumurtalık kapasitesine göre şekillendirilir. Cerrahi tedavi, ilaç tedavisi, radyolojik tedavi, diyet ve beden-zihin uyumunu arttıracak egzersiz tedavileri, deneyimli ekipler tarafından uygulanmalı.”

Sana verebileceğimiz bir diğer tavsiye ise gideceğin doktoru ve kliniği iyi bir araştırma yaptıktan sonra seçmen yönünde. Eğer ilk çözüm önerisi cerrahi müdahale ise, ikinci bir görüş almanda da fayda var. Prof. Dr. Bülent Urman, doğru yapılmayan, zamansız ya da eksik yapılan cerrahi girişimlere dikkat çekiyor. Böyle bir durumda yakınmalarının düzelmemesi dışında, sonraki girişimlerden zarar görme olasılığının da artabileceğini belirtiyor.

Bakış Açını Değiştir

Endometriozis tedavisinin başarısında pek çok farklı etken rol alıyor. Eğer sen de bu rahatsızlıktan muzdaripsen, asla bir ilaç ya da cerrahi müdahaleden tek başına medet ummamalısın. Hayat tarzında değişiklikler yaparak, hastalığa olan bakış açını değiştirmelisin. Tedavi olamayacağına dair olumsuz düşüncelerden uzak dur ve iyileşeceğine inan. Sağlıklı beslenmeye dikkat et ve doktorunun sana önereceği beslenme düzeninin dışına çıkmamaya çalış. Yoga ve meditasyon gibi farkındalık egzersizleriyle zihnin ve bedenin arasındaki bozulan ilişkiyi düzelt.
Tedavi süreci uzun ve zor olabilir. Motivasyonunu kaybedip tedaviyi bırakmamak için güçlü ve pozitif kal.

Biz kadınların regl dönemlerinde şiddetli ağrılardan yakınması maalesef toplum tarafından “normal” kabul ediliyor. Bu sebeple birçok kadın ağrılarını ciddiye almıyor, kendini bu durumun normal olduğuna inandırıyor ve doktora gitme gereği duymuyor. Toplumdaki farkındalığın yetersizliği yüzünden, hastalara endometriozis tanısı konulana kadar aradan sekiz yıl geçebiliyor. Çikolata kisti olarak da bilinen, ismi sevimli kendisi sevimsiz bu rahatsızlık tüm dünyada 200 milyon kadını etkiliyor.

BİLGİLEN

Geçtiğimiz ay Koç Üniversitesi Hastanesi ve VKV Amerikan Hastanesi’nde açılan Endometriozis Kliniği, teşhis ve tedavi alanında önemli bir boşluğu doldurmayı amaçlıyor. Bütünsel ve disiplinler arası bir yaklaşımla çalışan klinikte, kadın doğum doktorlarının yanı sıra kolorektal cerrahi, üroloji ve radyoloji uzmanları, klinik psikologlar, beslenme uzmanları ve yaşam koçları da işbirliği içinde çalışıyor. Kliniğin web sitesinde (endometriozisklinigi.org) endometriozis ile ilgili güncel bilgiler paylaşılıyor.

 

 

Kaynak: http://www.womenshealth.com.tr/regl-agrisini-ciddiyete-al/

Görüntülenme Sayısı:
402

Yorumlar yapılamaz.